hep yarım kaldı, kalbim kırıldı

    Diğer insanlar için yakmak, yıkmak, kırmak çok kolay. Size başta çok iyi davranıyorlar. Ne söylerseniz ne yaparsanız her şeyin farkındaymış çok da umurlarındaymışsınız gibi davranıyorlar. Bu sahte oyun siz ne zaman o kişiye kendinizi açmaya, onu öncelikleriniz arasına almaya başlarsanız ikinci aşamaya geçiyor. Sizin yıkılmaz sandığınız kumdan kalelere düşüncesiz tavırlarıyla, kırıcı sözleriyle, umursamaz halleriyle sert bir rüzgar estirip yavaş yavaş tüketiyor. Siz birer birer kaybettiğiniz kum taneciklerini ancak son anda üstünüze gelen karanlık denizin dalgalarıyla yerle bir olmuşken fark ediyorsunuz. 

Kendime asla kızmıyorum çünkü ben karşımdakine bile bile bir yanlış yapmadım. Karşımdakinden beklentim onsa beş ile mutlu oldum ama ben bunu yaparken kendimden kaybettim. Her sene aynı gün bir şeyleri daha feda ettim. Gururumu, hırslarımı, içimde kalan kırgınlıkları bir kenara koydum ve sonunda yine bir hiç olarak kaldım. Bu yüzden benim bu saatten sonra karşımdakine harcayacağım ne gücüm ne de isteğim kalmadı. Ummuyorum ki bu ettiğim laflarım yutmak zorunda kalırsam bile karşımdaki insanın en başından tanıdığım insan olmadığını bile bile bir yola girmek istemiyorum.

    Dün gece geçen sene günlüğüme alıntıladığım bir sözü gördüm çok hoşuma gitti. "Mantık çok konuşturur ama son sözü duygular söyler.". Tutunamayanlar dizisinde Ayşe bu sözü Tarık'a söylemişti. Harbiden ne zaman yeni sezonu şu dizinin!